Follow @chemedya

21 Ağustos 2010 Cumartesi

Fenerbahçe- Medya savaşları ve nedenleri...


Spor medyasını yerden yere vuruyorum buradan. Halbuki bende spor medyasının bir mensubuyum. Bu eleştirilerden nasibini alması gerekenlerden biri de benim...
Burada eleştirdiğim şeyleri zaman zaman benim de yaptığım eleştirilerine maruz kalıyorum...
Bu eleştirileri hoş karşılıyorum ama öncelikle gelin tartışalım diyorum...
Spor medyası neden sorunlu, "tek suçlu medya mı?" madde madde konuşalım...

1- Pozitif Bakamama Sorunu:
Spor medyasında her olumsuz sonuç üzerine her şeyi en ince detayına kadar irdelemek üzerine kurulu bir yapı var. Fenerbahçe yenildi mi? Mutlaka üzerine gidilmeli...Mutlaka bir şeyler dönüyor...Bu yanlış anlayış Beşiktaş ve Galatasaray'da çok fazla geçerli değil....Beşiktaş çok fazla önemsenmiyor, Galatasaray ise medya ile ilişkileri nedeniyle koruma altında... Durum böyle olunca Fenerbahçe kaybettiğinde amirlerimiz gelip soruyor...Fenerbahçe'de neler oluyor? Birşey olmuyor...Herşey güllük gülistanlık demek bir yanıt değil...Mutlaka negatif bir yan bulmak zorunda hissediyoruz kendimizi. Bu on yıllardır süregelen bir alışkanlık. Bir günde değişmiyor...Belki yıllar sürecek bir süreç...Mücadele etmeliyiz...İnsanlara her takımın yenilebileceğini, her yenilgide kazan kaynamadığını anlatmamız gerekiyor...

2- Kulüpteki anlamsız medya takıntısı:
Fenerbahçe kulübünde iyi niyetli ya da kötü niyetli demeden medyaya karşı ciddi bir ön yargı sorunu var. Medyaya hep şüpheyle bakılıyor. Kulübün içinden haber alabilmek çok zor. Orkun Yazgan'ın medya sorumlusu olmasıyla birlikte bu durumda düzelme olsa da yine de medya mensupları için bu yeterli değil. Yöneticiler biraz da Başkan korkusundan medya ile iletişim kurmaktan kaçınıyor. Örneğin Stoch transferinde medyaya transferin ne kadar transfer ücreti ile bittiği söylenmedi. Medya Galatasaray cephesinden aldığı bilgilerle bu haberleri yaptı ve daha sonra Fenerbahçe bu durumdan rahatsız olup bonservis ücretini açıkladı. Halbuki en başta bu bonservis ücreti açıklansa hiç sorun yaşanmayacaktı.

3- Kötü niyet:
Yeterli eğitim seviyesine sahip olmayan, yeterli düzeyde bilgi birikimi olmayan medya mensupları, medyanın ne anlama geldiğini bilmeyen kulüp yöneticileri...Bunları anlattığımız zaman, kendilerine doğru olanı gösterdiğimiz zaman haklısın diyerek sonra da yine aynı yanlışlara devam edenler. Bunlar bana göre kötü niyetliler. Medya mensubu olanlar kendi ekmeklerine kan doğradıklarının farkında değiller. Medyaya güven yok oldukça okur sayısı azalacaktır. Bu da onların etkisini azaltacaktır. Kulüp yöneticileri ise bir mal pazarladıklarının farkında değiller. Fenerbahçe gibi büyük markayı medyaya pazarlamaları gerekirken medyadan kaçırıyorlar ve dedikodu haberciliğine mahkum ediyorlar. Bundan da tek zararı Fenerbahçe görüyor.
4- Kişisel takıntılar:
Aykut Kocaman'ı sevmeyenler, Aziz Yıldırım'dan nefret edenler, Semih'ten hoşlanmayanlar...
Medyada bu şekilde çoğaltılabilecek örnekler var. Ancak gazeteler babamızın çiftliği değil. Bizler işimizi kamu yararına yapan insanlarız...Bizim intikam hislerimiz olamaz. Bizim düzeni değiştirme gibi bir görevimiz yok. Biz olanı vermekle mükellefiz. Ancak bunu yaparken zaman zaman yorumlama hakkına sahibiz. Her gazete ayrı bir bakış açısı demektir. Bunun bir de ters tarafı var...Şu muhabir Fenerbahçe düşmanı, şu müdür Fenerbahçe düşmanı diye diye kulüple medya iletişimini bitirdiler...Fenerbahçe'de bazı profesyoneller Aziz Yıldırım'a düşman yaratarak yerlerinin sağlamlaşacağını düşünüyorlar. Oysa onların görevleri o düşmanlıkları bitirip ilişkiyi sağlamak. Gidip başkana medya mensuplarını şikayet etmek değil. Kendi varlıklarını sürdürebilmek için Fenerbahçe'yi yalnızlaştırıyorlar...Bana göre Fenerbahçe'nin en büyük düşmanı medya değil başkanın en yakınındaki bazı yanlış seçilmiş insanlar...

9 yorum:

istany dedi ki...

Bence buradaki siklardan en onemlisi ve etkilisi ucuncusu evet medya bunyeinde vasifsiz elemanlar tepeden inme bir sekilde yer aldikca bu kisir dongude bir turlu duzelmez. halbuki medya icinde iyi egitimli isini iyi bilen dunyadaki yenilikleri takip eden medya mensulari olursa diger siklarda otomatik olarak duzelir.

Muhtar dedi ki...

5. reklam sektöründeki gs etkinliği: örnek: e. saatçi'nin pasifize edilip m.arslan'ın künyeye girmesinden hemen sonra yiğit şardan hurriyet spor servisini ziyaret eder, özel röportaj verir. Hani gs taraftarının düşman ilan ettiği hurriyet spora (2 haziran 2010). Sonrasında adnan polat, y, şardan, murat yalçıdağ (doğan holding yönetim kurulu uyesi m.ali yalçındağın kardeşi) bir ziyaret daha yaparlar. (15.6.2010) sonrasında hurriyet spordan yapılanma haberleri gelir...
1. atilla türker (gsli) , m. arslan’ın yeni yardımcısı olur.
2. iki fbli muhabir/yorumcunun alper dülgerci ve kaan koç'un görevlerine son verilir.
3. k.başaran , s. aksu gibi anti fbliler göreve başlar vs....

Chemedya dedi ki...

Sevgili Muhtar,
Bu yazdıklarına katılamayacağım. K. Başaran aktif bir görevde çalışmıyor. Seycan ise etkili bir görevde çalışmıyor. Atilla Türker ise benim gördüğüm en iyi gazetecilerden biri ve merak ediyorsanız eğer Galatasaraylı değil Fenerbahçeli...Harika biridir. Tanımanızı isterdim. Fenerbahçeli olduğunu nereden bildiğimi soruyorsanız yan yana oturuyoruz. Oradan biliyorum:)

Muhtar dedi ki...

türker konusunda yanılmış olabilirim, özür dilerim. ama diğer kısımları geçiştirmeniz haklı olduğumu gösteriyor. başaran ve aksu'nun aktif görevde olmaması bence bir şey ifade etmiyor, sonuçta okuyucu onların haber/yorumlarını okuyor. ayrıca dülgerci ve koç'un çıkarılmalarına ilişkin yorum yapmadığınız için olayın (yeni yapılanmanın bu ziyaretlerle ilgili olması) doğru olduğunu kabul etmiş oluyorsunuz bence.

Arkhe dedi ki...

Lugano mevzusunda da bir yorum yapmıştım, yayınladın ama sanırım pek de umursamadın.

http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/15656167.asp?gid=362

Peki bu nedir yahu? Şu 5 maddeyi nasıl yazabildiğinize, burada sürekli eleştirdiğin şeyleri medyaya adım atar atmaz yapmaya başlamana inanamıyorum.

Chemedya dedi ki...

Sevgili Arkhe,
Hürriyet Gazetesi'nde Fenerbahçe ile ilgili her haberi ben vermiyorum.
Bu eleştirdiğin haberlerin hepsi de bana ait değil. Bana ait olanlarda zaten ismim yazıyor. Fenerbahçe'ye bakan en az 3 kişi daha var. Elimden geldiğince olumsuz şeyleri görmemek istiyorum. Bu zaten benim spora bakışımla ilgili birşey. Ancak mesela dün aradığım hiç kimse telefonuna yanıt vermedi. Bunun anlamı şudur. Biz kabuğumuza çekiliyoruz. İstediğiniz haberi yapın. Sonra da kötü adam oluyoruz. Son olarak beni yalanladılar bir kaç gün önce. O olayın iç yüzünü anlatabilsem buradan bir çoğunuzun ağzı açıkta kalırdı burada. Fenerbahçe şu sıralar kafası karışık bir halde. Bugün elimde haber yok desem o gün zaten sayfa bir şekilde doluyor. msn adresim : ahmetercanlar@kanalturk.com.tr

Ekleyin size anlatayım olup bitenleri müsait bir zamanda. Çok online olamam ancak girdiğimde bana yazarsanız sizin soracağınız herşeye samimiyetle yanıt veririm.

Arkhe dedi ki...

Ahmet selam,

Lugano haberini tam hatırlamıyorum ama şu 5 maddenin geçtiği sayfada senin imzan vardı ve tüm haber senden çıkmış gibi gözüküyordu. Yoksa sana çalıştığın gazetenin haberleri yüzünden tepki vermem zaten, tepki senin yaptığın haberlere verilir.

Ne yazık ki MSN kullanmıyorum. :)

Adsız dedi ki...

Sevgili Ahmet,
Bu yazın ile Lig Tv hakkındaki yazın ve yorumun ile çeliştin.

Fenerbahçe yönetimin medyaya güven duymamasını LİG TV hakkında yazdığın yazı ile net şekilde cevaplamışsın. Kötü niyetli ve hakkını yiyen medyadan yıllarca haksızlık görürsen sen yönetici olsan nasıl davranırdın?

Ahmet Bedir Koyun

Fener38 dedi ki...

Diger arkadaslarin elestirisine katiliyorum ne yazikki Ahmet,bilmiyorum ama sendemi medyada iyi bir yer kapip o yeri kaybetmeme derdinemi düstün,tamam kolay bulunmuyor bu firsatlar ama...

Ama si var,hem gecmisteki yazilarinda bircok kere Aziz Yildirimin,yönetimin,kulübün medyaya neden soguk davrandigi tespitlerini yaptin,hatta kendince Fenerbahcenin tarafina kendini koydun,bizim yasadigimiz haksizliklari dile getirdin,ki son derece hakliydin bu tespitlerinde.

Simdide itiraf ediyorsunki,Amirlerin Fenerbahcede neler oluyor diyormus,bir haber uydur ama negatif olsun diyormus,sende bunu mecburum diye yapabiliyorsan,sana birsey diyemiyorum,3 kisi daha bakiyor Fnerbahce haberlerine diyorsun,ama ne hikmetki yazilarin cogunun altinda senin imzan cikiyor

Istatistik haberleri yap,yada baska birsey ,hep negatife gerek yokki.

Yillarca 6s medyasinin sende yazdin,neler yaptigini medyada nasil örgütlendigini,siz Fenerbahceli yazarlar,hemde en güvendigimiz,herseyini okudugumuz ve güvendigimiz yazarlar birlessenize,bir kuvvet olsaniza,ic ve dis düsmanlara karsi.

Su cizginde ancak zararin olur Fenerbahceye,Hürriyete geceli negatif haberlerin cok daha fazla,asil sen sorsana kimse Hürriyetteki cok bilmis negatif isteyicilere,neden? nicin ? hep Fnerbahceye karsi negaitflik,vur abaliya olayi?

Sakin birileri kafani karistiriyor olmasin,yogurtu nasil yemen konusunda,benim bildigim Ahmet Ercanlar dobradir,kimsenin boyundurugu altina girmez,etki altinda kalmaz,seni Fenerbahce asigi biliyoruz dostum.

Yönetimle neler yasadim su yalanlama olayinda dedin,cok meraktayim ne yasanmis olabilir?

Bu arada Hasan Ali,hala ates püskürüyormu Aziz Baskan hakkinda ?

Selamlar,Sevgiler.

IBRAHIM-ETHEM AYDIN