Bir haber yaptım ve Fırat Aydunus'u bu cümleyi kullandığı için eleştirdim. Bugün Atilla Gökçe köşesinde bu haberimi eleştirmiş ve şöyle demiş:
---------------------------------
Fırat Aydınus maçın günah keçisi oldu ya, Hürriyet de kendisini İngilizce bilmemekle tanımlamış.
Güiza-Ekrem temasında, rakibine neden kırmızı kart göstermediğini soran Güiza’ya “You haven’t ball” demiş Aydınus. (Topun yok,topa sahip değilsin) gibi... Ama editör arkadaşlar beğenmemişler bu İngilizce’yi. İki cümleyle ders veriyorlar.
Elbette saha içindeki bu diyalogu nasıl öğrendiklerini bilmiyorum. Ama Aydınus’un Güiza’ya yeterli yanıtı verdiğini söyleyebilirim. Kolej değil, ayak üstü İngilizcesi...
Fazlasını isteyenler, hakem kurslarını Oxford’da düzenleyebilir!
-------------------------------------
Öncelikle şunu söyleyeyim you haven't ball cümlesi topa sahip değilsin anlamında kullanılmaz asla...İngilizce bir küfürdür. Bu cümleyi bir İngiliz'e söylerseniz muhtemelen 1-2 saniye içinde okkalı bir yumruk yiyebilirsiniz. Ne anlama geldiğini yazmayacağım. Bilenler biliyordur zaten...Ancak şunu söyleyeyim. İngilizce, Türkçe düşünülüp, Türkçe mantığıyla konuşulan bir dil değildir. Kendi mantığı ve kendi kuralları vardır. Biz Türkçe mantığıyla İngilizce konuşursak eğer yanılırız. Bir Fifa hakemi belirli düzeyde İngilizce bilmelidir. Hele ki bu terimleri çok iyi bilmelidir. Bu nedenle Atilla Gökçe'nin eleştirisi pek araştırılmadan yapılmış bir eleştiri olmuş. Eğer Fırat Aydunus'u korumak istiyorsa bunu benim yani meslektaşının haberi üzerinden yapmamalıydı diye düşünüyorum.
12 yorum:
Çok önemli bir detay. Kimden duydunuz Fırat'ın böyle dediğini bilmiyorum ama Guiza'nın İngilizce bilmediğini biliyorum. Zira kendisi ile karşılaştığımızda konuşmaya çalıştık bizim devlet okulları 7.sınıfı seviyesinde. "You haven’t ball" lafı Guiza'nın ingilizcesinde William Shakespeare okumakla eş anlamlı. Bir de bu kelimenin argo ve küfür olduğunu yazmışsın, eğer doğruysa ilk kez Fırat'ın yaptığı doğru bir iş var demek. Guiza'ya küfür etmek sevaptır :) Neyse tabi bir şey yakalamışsınız, kaynağı ne olursa olsun haber yapmışsınız. Sayın Gökçeye gelice iyice bunadı desem abartı olmaz. LigTV de bazen dinliyorum "ulan diyorum varisi olsam hemen mahkemeye basvurur alırım malını mülkünü" zira zekası oldukça gerilemiş, hele konu Fenerbahçe oldu mu iyice dip yapıyor.
8 sene kadıköy anadolu lisesi'nde 4 sene boğaziçi üniversitesinde okudum, yurtdışına da sürekli gidip geldim, you haven't ball gayet yeterlidir adamın anlaması için. adam ingiliz değil, hakem ingiliz değil, hakem de derdini de sokak ağzıyla gayet yeterli biçimde anlatıyor. bütün hakemlerden ve futbolculardan lisanslarını teslim etmeden önce kompozisyon yazmalarını da isteyelim mi?
futbol sahasında you haven't ball dediğinde seni ona küfrediyor zannedecek adam ancak bayrampaşa'da yetişir herhalde. andre santos örneğin türk olsaydı, fırat aydınus ofsayt olan pozisyonda andre santos'a "topa dokundun" demiş olsaydı andre santos ibne olduğu sonucunu mu çıkaracaktı? (topa dokunmamış olduğunu biliyorum)
neyse insan kulp bulmak isteyince böyle saçma şeylere sarabiliyormuş demek ki, bugünkü dersimiz fenerli psikolojisi olmuş oldu böylece.
aaahhh ahhh şu lafı kewell'a ya da neill'e söyleseydi keşke. guiza'da olmayan ingilizce'siyle anlamamıştır zaten..
Bende Şanlıurfa Anadolu lisesinde ve İstanbul Üniversitesinde okudum yani ne yapalım şimdi? Bu senin yaptığın da bir Galatasaray psikolojisi mi? Yani Fenerbahçe'ye yapılan herşey mübahtır...
you haven't ball , kibar manasıyla testislerin yok demek. ve evet ahmet durup dururken bir ingilize gidip you haven't ball dersen yumruğu yersin. ancak olay bir bar çıkışında değil futbol müsabakasında gerçekleşiyor bu bir. ikincisi guiza'nın ingilizcesiyle fırat aydınus'un ingilizcesi zaten eş değerdir. üçüncüsü sen ingilizce ağız okuyabiliyor musun yoksa internet ortamında bazı sitelerden duyup da mı bu haberi yaptın. zira fırat aydın us you haven't ball demiyor zaten. başka türlü açıklıyor olayı.
hakemi eleştirmek ayrı şey , hakemin ingilizcesi üzerinden haber yapmak ayrı şey.
urfa'da oxford olmadığı için hehralde ingilizceyi olabilecek en iyi yerden öğrendin :)
(son söylediğim espiri olarak kayıtlara geçsin:))
Hani şu çocukluğunda sırtından Beşiktaş formasını çıkartmayan Fırat Aydınus'tan bahsediyoruz değil mi :)
Yapılan Fırat aydınus korumalarına göre , 8taş maçında İ.Üzülmez'in derslik çelmesiyle yerde kalan Gökhan Gönül 'e de yeterli Türkçesiyle " Gereken formayı giymiyorsun " demeliymiş sanırım hakem efendi.
UEFA ve FIFA'nın kurallarını eğip büküp bir de bunu olmayan ingilizcesiyle izaha kalkan fırat gibi en iyimser ifadeyle " yetersiz" düdükler haklı yani .
Ahh Nasreddin Hoca ahh . İyi ki bu devirde yaşamıyorsun , senin zamanında hırsızlar da ona hak verenler de daha belirgindi.
Sevgili adıs, untumamalısın. Bu ülkede benim hırsızım iyidir mantığı hakim son 30 yılda. Sistemden en çok faydalananlar sistemi savunuyor bu ülkede.
@bushwaker
futbol sahasında fuck off -hasstire tekabul eder as you know- hakarettir ve kırmızı karttır 3 maç cezadır ama you havent ball empati gereği mazur görülmelidir. nede olsa bayrampaşalılığın alemi yoktur?!! Gör veya görme ne değişir zaten. guiza sonuçta tepesine sıçılsa mübahtır emrahıma. O benim zavallı semersizim. canım guizam..
Sevgili Koskorcuk; "You haven't Ball" ifadesini başka için kullanmaktan çekinmeyen anlayışınıza hayran kaldım.
umarım böyle bir ifadeye hiç maruz kalmazsınız.
fenerant
@ fenerant
demişsin ki "..başka için " burada başkan için mi demek istedin? yoksa başkası için mi? "başkan için" dediysen, ben başkan için bir şey yazmadım bu yorumda. "başkası" için dediysen hiç umrumda olmaz. Guiza'ya o kelimenin 1000 mislini söylerim, biriside bana "sene o taşş.. yok" dese ve ben hakikaten yapmam gereken işi yapacak güce sahip değilsem alınmam bile. Fırat Aydınus'u da Guizayı'da sevmem. Maçta Fırat'a da işini yapamayan Guiza'ya da küfrederim. Galatasaray'a, Beşiktaş'a ettiğim gibi. Ahmet Ercanlar'a bir soru sormuştum "nereden duydunuz" Fırat'ın bunu dediğini şeklinde. Cevap alamadım. Ama şimdi sana sorayım "birisi sana o lafı dese" yani o lafa maruz kalsan ne yapacaksın? adamı mı vuracaksın? intihar mı edeceksin? ne demek istedin "maruz kalmazsınız" demekle... Ottan boktan alınan insanların bu ülkede sokaga çıkmaması lazım. Bu ülkede sokakta insan en yakın arkadaşına "a.q." der hale gelmiş, maruz kalanda kahkaha ile karşılar olmuş. Tekrar ediyorum ne Guiza Fırat'ın oyle dediğinden(!) bir halt anlamıştır, ne de sahada olan oyunculardan biri. Ama ben burada "maruz" kalmışken lafı edilmişken bir kere daha söyleyeyim 14 trilyonu alıp aglayan zırlayan oduna küfretmek sevaptır.
Bu bloga ayzdığım şeylerle ilgili nereden aldığımı sorabilirsiniz. Ancak mesleğimle ilgili bunu nereden aldın sorularına asla yanıt vermem ve vermeyeceğim.
Yorum Gönder