Selçuk ve Semih'in futbol katliamını bir yana bırakıyorum. Fenerbahçe haftalardır her hafta bir hakem hatasıyla karşı karşıya kalıyor.
Fenerbahçe yönetiminin sessizliğini, efendiliğini saygı ile karşılamıştık. Türk futbolunda yepyeni bir trend açmışlardı. Ancak Türk Futbolu hala en çok konuşanın en çok faydayı gördüğü, en çok sistemin pisliklerinden faydalandığı dönemleri yaşıyor. Ulusoy döneminin kötü alışkanlıkları devam ediyor.
Beşiktaş maçında verilmeyen penaltı ve ofsayttan yenilen gol.
Kasımpaşa maçında verilmeyen penaltı ve kırmızı kart ve ofsayttan yenilen gol.
Son olarak Eskişehirspor maçında verilmeyen bir tanesi yüzde yüz penaltı, diğeri de tartışılacak 2 penaltı, Fenerbahçe'nin yediği golden önce Bilica'ya yapılan ve verilmeyen faül. Uzatmalarda 1 gol ve en az 2 dakika duraklama olmasına rağmen hiç uzatılmayan bir maç.
Şimdi birileri çıkacak aman efendim Fenerbahçe kötü de o nedenle kaybediyor diyecekler. Bu maçta Fenerbahçe kötüydü de Eskişehirspor çok mu iyiydi? Maçı süper oynayarak mı kazandı? Kaç tane pozisyona girdi? 1.5 pozisyondan 2 gol attılar. Demek ki böyle maçlarda küçük bir hakem hatası bile sonucu etkiliyor.
Görüntülerden sadece Fenerbahçe ceza alıyor. Çünkü hukuk kurulunda Galatasaray yöneticisinin kardeşi İlhan Helvacı başkanlık yapıyor. Düşünsenize Murat Özaydınlı'nın kardeşi görev yapacaktı ve sadece Galatasaray ceza alacaktı görüntülerden. Bu ülkede ne futbol kalırdı ne de futbol federasyonu.
Fenerbahçe 8'de 8 yaptıktan sonra özellikle Şansal Büyüka ve Erman Toroğlu'nun Lig Tv'de başlattığı kampanya devam ediyor. Fenerbahçe yönetimi sustuğu müddetçe birileri de cesaret almaya devam edecek bu durumdan. Ancak Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım Kulüpler Birliği Başkanlığı'ndan istifa ederek Türk Futbolunda önümüzdeki dönem büyük bir kavganın başlayacağının işaretlerini verdi. Bakalım bundan sonrasında ne gibi gelişmeler olacak.
16 yorum:
Her maç sonrası susup 10 hafta sonra "kulüpler birliği başkanlığından istifa etmek" nedir?
Fenerbahçe'nin haklarını her maç sonrası savunamayacaksanız neden o koltukta oturuyordunuz? Şimdi koltuk sallantıya girince mi manevra yapmak, gündem değiştirmek aklınıza geldi!?!? Bu istifanızı ancak sizin her dediğinizi yemeyi adet edinmiş tebaanız yer, biz yemeyiz.
Mayıs 2006 sonrası kaçmayacaktınız, istifalarla yürüyüp uzamayacaktınız. Hesap mı soracaksınız sayın Aziz Yıldırım? O zaman önce hesap vereceksiniz:
- 2006 Mayısı'nda ne oldu?
- Neden istifa ettiniz?
- Neden geri döndünüz?
- O günden bu yana neden gıkınızı çıkaramadınız?
- Neyin bedelini ödedik 2006 da? Ya da siz neyin bedelini ödediniz?
8 hafta üst üste kazanırken ama takım dökülürken ve sonrasında Galatasaray maçı hariç sürekli kaybederken neden sustunuz? Kulüpler birliği başkanı olmak bunu gerektiriyorsa "neden Fenerbahçe başkanısınız"? Bizim haklarımızı 2006 dan bu yana savunamadınız, sustunuz, şimdi kongrede verdiğiniz söz kapınıza yaslanınca "esip gürlemek" nedir?
Savaş başlıyormuş! Komutana bakın. İlk fırsatta kulüp başkanlığından istifa etti 2006 da. Şimdi de birlikten. Neyin birliği ise???
Ne istifası gene herşey organize edilmiştir, vardır ENDUSTRIYEL FUTBOLun bir bildiği. Endustri insanların ruhlarını yemiş, futbolu mu bize bırakacak... Endustriyel futbola karşı, inadına LUGANO!!!
Sayın Aziz Yıldırım bence senelerdir bıkıp usanmadan yaptığınız en başarılı ikinci işten vazgeçin "istifa ile gündem değiştirmek". Ve en başarılı olduğunuz birinci işe geri dönün: inşaat alanlarına. Giderken yanınıza Daum ve Tanjeviç'i de alsanız çok iyi olur.
hah şimdi naneyi yedik.
1- istifa etti
2- savaş ilan etti
Sonuç belli 3 sene üst üste şampiyon olacaktık ama engellediler! Ya arkadaş sen necisin orada? Ağlama duvarı mı orası?
Başkanlığı bırak sayın Yıldırım, hakkımızı savunacak birileri mutlaka çıkar. Siz sürekli gündem değiştirin.
Biz daha Fenerbahçe firesiz galip gelirken buradan bas bas bağırıyorduk. Bazı şeylerin zemini hazırlanıyor diyorduk. Bizim yöneticimiz Ali Koç çıktı ve mücadele eden futbolcularını yerden yere vurdu. Agresif oynuyorlar dedi. Aynı futbolcular bugün agresif oynamadıkları için yönetimin konuşmaya hakkı var mı? Haftalardır hakem hataları olurken gülümsemekle yetinen yönetim bugün konuşmaya karar vermiş Günaydın..
Fenerbahçe yönetimi hemen Önder ve Kazım'ın biletini vermeli öncelikle. Gitmek isteyen kim varsa Guiza, Carlos, Semih hemen yollamalı. Böyle yönetim tarzı olmaz...
Sözleşme zamanı herkes sov yapıyordu rakamlar, giderim tehtidleri havalarda uçuyordu. Şimdi gene hepsi uyuyan güzel. En kralı son saniyede istemeden imzzalanan LUGANO. Paf artı Lugano çıksın sahaya hiç olmazsa micadele ederler Fener aşkıyla. Gerisini de gönderme ne iyilik yapacaksın ki?Adamsan koy A2 de oynasınlar ama gene adam olmazlar sanmam.
bu federasyonun ve kurullarının kurulmasında en fazla emeği geçen kişi Aziz Yıldırım'dır. Bunu futboldaki gelişmeleri az çok takip eden herkes bilir.Yani federasyonun karşısına almayı düşüneceği en son kişi Aziz Bey'dir. Peki sizin ve pek çok Fenerbahçe taraftarının sezon başından beri savunduğunuz iddia: Fenerbahçe'ye komplo kuruluyor hakları saha dışında gaspediliyor. Yahu bu Mahmut Özgener,bu Oğuz Sarvan bu kadar aptal mı ki o koltuklarda oturmalarını borçlu oldukları kişinin camiasına böyle kumpaslar kursunlar? Hiç insan bindiği dalı keser mi? Evet hakem hataları var oluyor.Ama dönem dönem her takımın başına gelebilecek bir durum bu. Kasımpaşa-Gs maçında adam kaleci gibi uçtu hakemin gözüne perde indi. Ayrıca medya da Fenerbahçe'ye karşı diyorsunuz. Bugün en çok gazeteyi Fenerlilere satıyorlar.Tv programlarını en fazla takip eden de onlar. Bu kadar çok reyting sağladıkları bir camiayı neden kötü göstermek istesinler? Bilakis iyi şeyler yazarlar ki malı daha çok satsınlar.Yani ortaya koyduğunuz argümanları pek akla yatkın bulmuyorum.
Not:Bir düzeltme Fenerbahçe Abitoğlu ile son 2 yılda hiç maç kazanamadı bilgisinde yanlışlık var. 2.hafta Fenerbahçe-Sivas maçının hakemiydi kendisi.
Federasyonu Aziz Yıldırım'ın oluşturması ciddi bir şehir efsanesidir. İnsan kendi oluşturduğu federasyona kendi adamlarını yerleştirmez mi? PFDK Başkanı Gs'li, Tahkimk Başkanı Gs'li Hukuk kurulu başkanı gs'li hem de gs yöneticisinin kardeşi.
Medyanın Fenerbahçeli olduğu ise 2. bir şehir efsanesidir. Daha önce defalarca yazdım. Medyanın bir kısmı Şansal Büyüka'nın diğer kısmı ise Hıncal Uluç'un güdümünde. Bu insanların Aziz Yıldırım ile ciddi problemleri var. Hatta Aziz Yıldırım benim yüzümden Fenerbahçe'ye zarar veriliyor diye istifa bile etti geçen senelerde. Medya ile Fenerbahçe arası bırakın ciddi problemi kan davasıu bile var diyebiliriz...
Fenerbahçeli olan spor müdürleri:
İbrahim Seten: AY ile kavgalı
Ercan Saatçi : Ay ile kavgalı
Şansal Büyüka: Ay ile kavgalı
daha çok isim sayabilirim. Fenerbahçe taraftarı iyiyi de kötüyü de satın alır. Mesela yarın yine çok gazete satılacaktır. Fenerbahçeliler bu kez sinirlerinden alacaklar gazete. Taraftarın yapısı böyle. O nedenle kimse aman Fenerbahçe taraftarı gazete almaz diye bildiğini okumaktan vazgeçmiyor. Çünkü Fenerbahçe'nin olumsuzu bile ciddi manada rating getiriyor.
Bu arada Kamil Abitoğlu konusunda haklısın Burak.
Rosso Relativo endüstriyel futbola karşı inadına Lugano demişsin ama Lugano yazın niye tırım tırım kendisine kulüp bulmaya çalıştıda dönüp dolaşıp kürkçü dükkanına geri döndü acaba? Nedeni çok basit. Çünkü FB'den aldığı paranın üçte birini bile veren çıkmadı da onun için. Döndü dolaştı ve paranın kokusunun daha yoğun olduğu yeri terkedemedi. He Lugano parasını alıyor ama en azından hakkını veriyor aldığını ve formasının diyebilirsin bu apayrı bir konu. Bu arada Lugano'yu çok sevdiğimi de belirteyim. Sadece Lugano ve endüstriyel futbol karşıtlığı arasındaki bağlantıyı kuramadım.
Fenerbahçe sevgisi başka bir şeydir adı konamaz. Yener gazete çok satar, yenilir daha daha daha çok gazete satar...
Sevgili Pierre dediğin gibi endüstriyel futboldan kaçış yok bu saatten sonra. Ancak hangi takım taraftarı olursa olsun taraftarlar kendi takımlarının oyuncularından formalarına saygı bekliyorlar. Bir futbolcu NBA'in kaşarları gibi sözleşme imzaladım son seneme kadar yatayım diyemez. Dememeli de. Futbolcu mesleğine saygılı olmalı önce, sonra taraftarına , sonra da formasına. Lugano hırçın olduğu için eleştiriliyordu. mesleğine ve formasına saygısından bu özelliğini pozitife çevirdi. Ama Selçuk 6 yıldır aynı Selçuk. 1 adım ileri gidemedi. Demek ki Selçuk formasına saygısı olmayan bir isim ve haketmiyor formasını. Ya da çok sevilen Gökhan. Neden 3 yıldır orta yapamıyor? Harika mücadele ediyor ama orta yapamıyor. Demek ki eksiklerini tamamlamak için yeterince çalışmıyor.Bu örnekleri çoğaltmamız mümkün.
Lugano böyle bi düzende kalmak istememiş olabilir. Geçen sene her maç savaştığı halde, takım için kendini hiçe saydığı halde kendi taraftarı içinde bile kötü adam oldu. Ayrıca o olaylarda menajer telkini ne seviyede bunlar ayrıca tartışılacak konular. Bu seneki kadroda formasını ıslatan, aldığını hak eden, mücadele hırsı olan Luganodan başkası var mı? Emreyi de unutmamak lazım tabii ki O da zaten kendi taraftarımız tarafından bile yadırganmakta.
Bu haftaya kadar konuşmaması hataydı. Şimdi konuştu yine hata oldu. Konuşmasa, susmaya devam etse daha mı iyi olacaktı anlamıyorum.
E konuşmasını biz istedik. Eskişehir maçı sonrası onları söylemesini biz istedik. Bilemiyorum, anlamıyorum.
Arkhe sanırım konuşma zamanlaması eleştiriliyor.
Yorum Gönder